Han Seung Yeon - Guilty

KARA benim Kore pop müziği ile tanışmamı sağlayan gruptu. O günden beri de en sevdiğim gruplar arasında yer alıyor. Tüm sevdiğim grupların başarılarıyla mutlu olsam da hiçbir KARA'nınkiler kadar gururlandırmıyor beni. Çok yetenekli, eğlenceli ve harika insanlardan oluşan bir grup KARA. Ne yazık ki Kore'de hak ettikleri ilgiyi görmüyorlar. Aynı şekilde Kore'deki diğer kız gruplarının çoğunun müzik tarzı da bana hitap etmiyor. Belki de müzik tarzları Kore'deki akıma uygun değildir. Pek anlamam o tarz şeylerden. Ama Japonya'da büyük bir başarı elde ettiklerini de belirtmeliyim. Japonya'da büyük bir hayran kitleleri var ve albümleri müzik listelerinde pek çok kere birinci sıraya yükseldi. Konuyu toparlamak gerekirse; KARA'nın en son projesi her bir üyesinin solo bir şarkı çıkarmasıydı. Bence harika bir fikir. Her üyenin yetenekli olduğu alanı ön plana çıkaran, her biri birbirinden oldukça farklı ve farklı zevklere hitap eden beş farklı şarkı, aynı anda Kore'de duyulmakta. Her müzik programında da farklı bir üye solo şarkısını seslendiriyor.
Dün Music Core'da Seung Yeon, "Guilty" isimli şarkısıyla sahnedeydi ve bence mükemmel bir performanstı. Zaten beşi arasında en beğendiğim şarkı da onunkisi olmuştu. Bugün de Ji Young, Inkigayo'da sahne aldı ama henüz onun performansının yüksek çözünürlüklü bir versiyonu YouTube'a düşmediği için sadece Seung Yeon'unkini paylaşıyorum. Kore pop şarkıcılarından metal grubu kurma hayalimi gerçekleştirme şansım olsaydı, Seung Yeon kesinlikle vokal olurdu, hehe. Neyse, iyi eğlenceler!

Yakında: Flower Boy Next Door

tvN son zamanlardaki en sevdiğim dramaların yayınlandığı bir kanal. En sevdiğim Kore dramalarından biri olan Shut Up! Flower Boy Band, kablolu kanallar arasında izlenme rekoru kıran Answer Me 1997 (yakın zamanda onunla ilgili bir inceleme yazmayı planlıyorum), henüz izleyemesem de pek çok kişinin favorileri arasında yer alan Flower Boy Ramyun Shop bunlardan göze çarpanlar...

"Flower Boy Next Door" da tvN'in üçüncü flower boy projesi (öncekiler: Ramyun Shop, Shut Up) ve oldukça umutluyum kendisinden. Ayrıca yönetmeni de Flower Boy Ramyun Shop'un yönetmeni Jung Jung Hwa.
Ana karakterimiz Go Dok Mi (Park Shin Hye) isimli, kendisini evine kapatmış ve yakışıklı komşusu Oh Jin Rok'u (Kim Ji Hoon) dikizlemekten zevk alan bir kız. Başka bir komşusu olan Enrique (Yoon Shi Yoon) tarafından Jin Rok'u dikizlerken yakalandığı zaman komik ve eğlenceli olaylar birbirini takip etmeye başlıyor. Bol bol yakışıklı erkekler de cabası. :D

Apartmanda yaşayan diğer yakışıklı erkekler olarak Go Gyeong Pyo, Kim Jung San ve Mizuta Kouki'yi izleyeceğiz. Ayrıca My Girlfriend Is A Gumiho'da canımızdan bezdiren Hye In noona olarak tanıdığımız Park Soo Jin ile You've Fallen For Me'de Hee Joo rolündeki Woo Ri/Kim Yoon Hee de kadrodaki diğer isimlerden. Umarım yan karakterlere de önceki flower boy dizileri gibi önem verirler ve onlar da en az ana karakterler kadar boyutlara sahip karakterler olurlar.

İlk ikisi bu kadar başarılıyken ve böyle güçlü bir kadroya sahipken üçüncü flower boy projesinin kötü olması için hiçbir neden göremiyorum ama daha önce içine en iyi malzemelerin katılmasına rağmen neye benzediği bile belli olmayan dramaların ortaya çıkışına şahit olduğumuz için birazcık da içimde şüpheye yer veriyorum. Yine de başlayacağı tarih olan 7 Ocak'ı iple çekmekten kendimi alıkoyamadığımı da belirtmeliyim.

Diziyi beklerken kaçırmamanız gereken siteler:
Dizinin resmî sitesi.
tvN'in Oh!Boy (Flower Boy projelerinin ismi) projesinin resmî Twitter'ı, Facebook'u ve blogu. Yeni çıkan fotoğraflara ilk buralardan ulaşabilirsiniz.
Oyuncuların bazılarını gözünüz bir yerden ısırıyorsa veya sadece daha fazla bilgi istiyorsanız dizinin DramaWiki sayfası.
 Fragmanlar

Başlama Tarihi: 7 Ocak 2013

10cm

Bir süredir Kore'nin indie müziklerini araştırıyorum ve henüz bu konudaki bilgilerim yeterince geniş olmasa da keşfettiğim bazı enfes gruplar var. 10cm bunlardan biri. Grubun beğenmediğim tek bir şarkıları bile yok. Ayrıca en sevdiğim müzisyen olan Lee Juck'ın bir şarkısını coverlamış olmaları da kalbimdeki yerlerini bir üst seviyeye daha çıkarıyor.
Grup Kwon Jung Yeol ve Yoon Cheol Jong isimli iki üyeden oluşuyor. İki albümleri ve bir de EPleri bulunmakta.
Şarkıları zaman zaman çok eğlenceli, zaman zaman da kalbinizi derinden etkileyecek kadar duygusal. Ama her zaman çok güzeller. Ayrıca vokalin (Jung Yeol) sesinin de pek hoş olduğunu söylemeden edemeyeceğim. Yazının devamında bazı sevdiğim şarkılarına yer vereceğim. :D

Geri döndüm!

Uzun zamandır blog ile ilgilenemiyordum. Ama artık geri döndüm. Dönerken bazı değişiklikler getirdim beraberimde. Artık blog sadece dramaları değil, Kore ile ilgili tüm ilgi alanlarımı kapsayan bir blog haline geldi. Çünkü yoğun ders programım, ilginç bir şekilde hala korumayı başardığım sosyal hayatım ve yalnız yaşamanın getirdiği ev işleriyle uğraşırken drama izlemeye eskiden ayırdığım kadar zaman ayıramıyorum. Tabii ki izledikçe dramalar hakkında da yazmaya devam edeceğim ama aynı zamanda sevdiğimiz müzik gruplarından da bahsetsek güzel olmaz mı?

Eh o zaman Yuna'nın Kore Günlüğü'ne hoş geldiniz! ^^

Yoo Min Kyu 1st Look Fotoğrafları

Biraz daha kazı yaparsam tüm ekibi çıkaracağım bu gidişle! Hadi devam! Bu arada Yoo Min Kyu çok hoş burada. Yoo Min Kyu hep çok hoş. Ne yapacağınızı biliyorsunuz. ^^

Kim Ye Rim 1st Look Fotoğrafları

Cennete düştüm galiba! Favori Kore dramam Shut Up: Flower Boy Band oyuncuları 1st Look'tan fırlayıp duruyor! Bu arada sitede Kim Ye Rim için 1994'lü yazılmış ama 1992'li olduğuna oldukça eminim. Photoshootun adı bile "Twenty" yani... Kim Ye Rim'i çok seviyorum gerçekten. Hem çok tatlı hem de çok güzel bir sesi var. En sevdiğim Korece şarkılardan biri olan "Snail"i o kadar hoş yorumlamış ki! Neyse, uzar gider bu. Aynen bir önceki posttaki gibi devamına bakmayı unutmayın! ^^

Kim Min Seok 1st Look Fotoğrafları

Çünkü ona bakmak beni mutlu ediyor. Diğer resimler ve video için devamına bakmayı ve büyük halleri için de üstlerine tıklamayı unutmayın. ^^

The King 2 Hearts'taki Yeni Favori Karakterim

Rockçı prenses mi? Evet lütfen!

Pained (2011)

Başrollerini Kwon Sang Woo ve Jung Ryeo Won'un paylaştığı Pained (veya Pain) acıyı hissetmesini önleyen bir hastalığı olan bir adamla, hemofili bir kadının aşkını anlatıyor.
Nam Soon (Kwon Sang Woo) bir tefecinin yanında çalışmaktadır. Tefeci onu döverek müşterilerini tehdit etmektedir. Hiçbir acı hissetmeyen Nam Soon için bu iş çocuk oyuncağıdır.
Dong Hyun (Jung Ryeo Won) ise geçimini el yapımı takılar satarak kazanan hemofili hastası bir kadındır. Annesini de babasını da hastanede kaybettiği için hastaneye gitmemekte ve kendi kendini tedavi etmektedir.
Nam Soon ve tefeci arkadaşı para almak için Dong Hyun'un evine geldiklerinde ikili tanışır ve zamanla arkadaşlığa, ardından da aşka dönüşen ilişkileri böylece başlar.
Filmin konusu oldukça ilginç. Genel olarak depresif bir film olmasına rağmen ikilinin eğlenceli anları da yok değil. İkilinin aşık olma süreci çok sevimli. Ancak tabii ki iki hasta insanın aşkından bahsettiğimizde acı da kaçınılmaz oluyor.
Konu ilginç olmasına rağmen olay örgüsü tahmin edilebilir bir film. Yine de zamanımı boşa harcanmış saymıyorum. Çünkü hiç sıkılmadan izledim filmi ve tahmin edilebilir olması akıcılığından hiçbir şey almamış. Aklınızı başınızdan alacak bir film veya aşk hikayesi beklemeyin. Ama yine de akşam yapacak bir işiniz yokken ve biraz hüzünlenmek isterseniz bu filme bir şans verebilirsiniz.
Spoiler içeren yorumlar devamında.

İyi Ki Doğdun Shin Min Ah!

Bugün, 5 Nisan, Gumiho'muz ve bana göre Kore'nin en güzel kadınlarından biri olan Shin Min Ah'ın doğum günü. Shin Min Ah ile tanışıklığımızın benim Kore'yi keşfetmemden önceye dayandığını fark ettiğimde çok eğlenmiştim. A Love To Kill'deki meşhur öpüşme sahnesini görmüştüm YouTube'da ve çok acımıştım Shin Min Ah'a. Zira Rain yemek suretiyle öpüyordu kendisini. Öhöm neyse. 

İyi ki doğdun güzeller güzeli Shin Min Ah! İyi ki doğdun Gumihocuk!

İzlemekte Olduklarım: The King 2 Hearts

Blog yeni olduğu için daha neyi nasıl yapacağımı bilemiyorum. Ama bitirmediğim, izlemekte olduğum dramalar hakkında da yazmayı çok istiyorum. Bittikten sonra daha ayrıntılı bir yazı eklerim belki. Yavaş yavaş oturacak bu işler, hehe.
Her neyse, dramamıza geçelim. The King 2 Hearts; ilk tanıtımları çıktığında, Ha Ji Won hariç hiçbir şekilde ilgimi çekmemiş bir dramaydı. O zamanlar Lee Seung Gi'yi bilmiyordum tabii. (Ah cehalet.) My Girlfriend is a Gumiho'yu bitirdikten sonra güncel bir dramaya başlama düşüncesiyle yeni dramalara göz atarken "Aaaa Ha Ji Won'un yanındaki Lee Seung Gi'ymiş!" diye haykırarak The King 2 Hearts'a dalış yaptım.

Dizi, Güney Kore'de hala krallığın olduğu alternatif bir evrende, ülkeler arası orduların yarıştığı bir yarışma için Kuzey Kore ve Güney Kore'nin birleşmiş bir takım oluşturmasını ve bu takımın üyelerinin birbirleriyle etkileşimlerini anlatıyor. Bu takımda erkeksi bir Kuzey Kore askeri olan ve bu nedenle aşktan yana hiç şansı gülmeyen Kim Hang Ah (Ha Ji Won) ile Güney Kore prensi Lee Jae Ha (Lee Seung Gi) de bulunmaktadır. Ve çeşitli olayların ardından ikisinin evlendirilmesine karar verilir.
Dramanın adı hiçbir dilde hiçbir anlama gelmiyor. Afiş ve isim yine izleyiciyi yanlış yönlendiren öğeler olmuş. (Başka bir örneği için bkz. Shut Up: Flower Boy Band) Çünkü The King 2 Hearts bir Kuzey Koreli asker ile Güney Kore prensinin ayarlanmış evliliğini anlatmasına rağmen basit bir aşk hikayesinden çok daha fazlası gibi duruyor şu anda. Daha dört bölümünü izledim (beşincisi bugün çıktı) gerçi. Ama şu anda Kuzey Kore ve Güney Kore'nin durumunu güldürerek düşündürme yoluyla izleyiciye aktarması ile kalbimi kazandı. İkisi arasındaki çocuksu çekişmeyi ve tüm sorunların birbirlerinin farklılıklarını kabul etmemelerinden doğmasını çok güzel bir şekilde yansıtmışlar. Basit bir aşk draması olmadığı için (kabul ediyorum, zaman zaman tek ihtiyacımız olan basit bir aşk draması olabiliyor) ve önemli noktalara değindiği, güldürürken düşündürdüğü için bu drama hakkında ümitliyim.
Yeni bölümün altyazıları çıksa da izlesek.

Chilling Romance (2011)

Sonunda izleyebildim! Fragmanları ilk çıktığından beri dört gözle beklediğim bir filmdi Chilling Romance ya da diğer adıyla Spellbound. Başrollerini Son Ye Jin ve Lee Min Ki'nin paylaştığı Chilling Romance son derece eğlenceli bir romantik komedi. Ancak alıştığımız türden bir romantik komedi değil, çünkü Yeo Ri (Son Ye Jin) hayaletleri çeken bir insandır. Yardım isteyen her hayalet Yeo Ri'ye başvurmaktadır ve bu durum Yeo Ri'nin yalnız bir hayat sürmesine neden olmaktadır.
Jo Gu (Lee Min Ki) ise korkunç sihir gösterileri yapan başarılı bir sihirbaz olmasına rağmen son derece ödlek bir adamdır. Ancak içine kapanık Yeo Ri çok ilgisini çeker ve hayaletlerin eşlik ettiği bir aşk hikayesi başlar.

Filmin fragmanlarını izlediğimde eğlenceli, hafif bir romantik komedi bekliyordum ve film gerçekten beklediğim gibi çıktı. Ancak beklediğimden daha fazlasını sunduğunu da belirtmeliyim. Mesela Yeo Ri'nin güçlerinin kaynağını öğrenmeyi beklemiyordum. Filmin o konulara değinmesi çok hoş olmuş.
Film kış mevsiminde geçmesine rağmen renk tonları ile sıcacık bir film olmuş. Son Ye Jin de Lee Min Ki de beğendiğim oyuncular ve oyunculuk bakımından rollerini layığıyla yerine getirmişler. Özellikle Son Ye Jin güçlerinin ona yaşattığı yalnızlığı sizin de hissedeceğiniz şekilde ekrana yansıtmayı başarmış.
Eğer sıra dışı bir romantik komedi izlemek ve eğlenceli bir iki saat geçirmek istiyorsanız Chilling Romance bu görevi güzellikle yerine getirecektir.

  

Spoiler içeren yorumlar devamında.

City Hunter (2011)

Lee Min Ho'nun başrolünde oynadığı, bir intikam hikayesi olan City Hunter, kesinlikle izlediğim en başarılı dizilerden birisi. İzlemeden önce herkes beğenmesine rağmen bazı şüphelerim vardı, çünkü Kore dizilerindeki aksiyon sahneleri beni heyecanlandırmayı pek başaramaz genelde. Bu kadar aksiyon yüklü bir dizinin beni etkileyemeyeceğinden endişe etmiştim. Endişelerim boşunaymış. Zaten dizi de aksiyondan çok, akıl oyunları ve yozlaşmış devlet adamlarını dolandırmak üzere. Dolandırma ile ilgili her şeyi izlemekten sonsuz keyif alan birisi olarak bir Kore dizisinde bunu izlemek gerçekten büyük bir eğlence oldu.
City Hunter, devleti tarafından ihanete uğrayan 21 askerin hikayesiyle başlıyor. Bu askerlerden birisi olan Lee Jin Pyo (Kim Sang Joong) kendi devleti tarafından vurulmaktan kurtulur ve ölen en yakın arkadaşının oğlu Yoon Sung (Lee Min Ho) kaçırarak bu 21 askerin ölümüne neden olan beş kişilik ekipten intikam almak üzere eğitir. Jin Pyo'nun Yoon Sung'a öğrettiği pek çok şey arasında bu intikam sürecinde kimseye bağlanmaması da bulunmaktadır ancak bir ajan olan ve devletin büyük insanlarını korumakla görevli olan Kim Na Na (Park Min Young) Yoon Sung'u bu kuralı çiğneme eşiğine getirir. Ayrıca kanunları korumaya ant içmiş olan Kim Young Joo (Lee Joon Hyuk) hem bu devlet adamlarının kirli sırlarını yasa dışı yollarla ortaya döken City Hunter'ın hem de yıllar önce öldürülme emri verilen 21 askerin sırrının peşine düşer.
Dizi hakkında hoşuma giden pek çok şey var. Bir kısmından daha önce bahsetmiştim. Kurgularda bana en zevk veren öğelerden birisi, yan karakterlerin derinliğidir. Ne yazık ki Kore dizilerinde genelde ana iki karakter olabildiğince derinlik kazanırken (hoş bazen o da olmuyor ya), yan karakterler görmezden gelinir. Bu dizinin en güzel yanlarından birisi hemen herkese özen gösterilmiş olması. İnsanlar orada bir amaçları, insan oldukları için bulunuyorlar. Tek görevleri hikayeyi ileri taşımak değil. Gerçi onu da pek güzel bir şekilde başarıyorlar.
İzlemeyenler için çok fazla ayrıntıya girmek istemiyorum ama City Hunter kaçırmamanız gereken dizilerden birisi. Ayrıca Kore dizilerine soğuk yaklaşan arkadaşlarınız varsa, onları bu dünyaya çekmeniz için de biçilmiş kaftan.

Spoiler içeren yorumlar devamında.

My Girlfriend Is A Gumiho (2010)

My Girlfriend Is A Gumiho (veya My Girlfriend Is A Nine-Tailed Fox) uzun zamandır izlemek istediğim ama bir türlü fırsat bulamadığım bir dramaydı. Pek çok kişinin favori dramaları arasında olduğu için ve daha da önemlisi Hong kardeşlerin yazdığı bir drama olduğu için (onların başka bir draması olan You're Beautiful da çok sevdiğim bir drama) beğeneceğime dair şüphem yok gibiydi.

Drama, bencil ve aklı bir karış havada olan Dae Woong'un (Lee Seung Gi) bir Gumiho'yu (Shin Min Ah) hapsolduğu tablodan kurtarmasıyla başlayan olayları anlatıyor. (Gumiho; Kore'de, aslında dokuz kuyruklu bir tilki olan ve erkekleri baştan çıkarıp daha sonra da onları yiyen bir kadın olarak bilinir.) Dae Woong'un serbest bıraktığı Gumiho da Dae Woong'u takip etmeye başlar. Bu sırada Dae Woong ağır şekilde yaralanır ve Gumiho (ya da Dae Woong'un verdiği isimle Mi Ho) onun iyileşmesi için içine boncuğunu yerleştirir. Bu boncuk Mi Ho'ya güçlerini veren sihirli bir boncuktur. Dae Woong tamamen iyileşene kadar  boncuk onda kalacaktır ve bu sırada Mi Ho da boncuğu geri alana kadar Dae Woong'un yanında kalacaktır. Ve bencil Dae Woong ile tilki Mi Ho beraber insan olmayı öğreneceklerdir.
Dramada burada anlattıklarımdan çok daha fazlası var ama hiçbir sürprizin kaçmasını istemiyorum. Bu nedenle eğer izlemediyseniz, durmayın ve hemen izleyin. Hiçbir şey için olmazsa Dae Woong ve Mi Ho'nun sevimliliği için izleyin. Pişman olmayacaksınız.
Spoiler içeren yorumlar devamında.